EMEKLİ OLDUKTAN SONRA AYNI İŞ YERİNDE ÇALIŞMAYA DEVAM EDENLERİN İŞÇİLİK ALACAKLARI

Av. Feyza ÇELİK

6/10/20244 min read

Bugünkü yazımızda 7438 sayılı Kanunun 3 Mart 2023 tarihinde yürürlüğe girmesiyle birlikte, ilgili Kanun kapsamında emekliliğe hak kazananların aynı iş yerinde çalışmaya devam etmeleri halinde işçilik alacaklarının nasıl hesaplanacağı ve bu kişilerin bir süre sonra işveren tarafından işten çıkartıldıktan sonra işsizlik ödeneğinden yararlanıp yararlanamayacakları sorularına ilişkin Yargıtay kararları çerçevesinde inceleme ve değerlendirmelerde bulunacağız

Emekli olduktan sonra aynı işyerinde çalışmaya devam eden işçiler kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı nasıl hesaplanacaktır?

Hemen belirtmek gerekir ki, 1 Ekim 2008 öncesi sigorta girişleri yapılmış kişiler Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeyerek emekli aylıklarını almaya devam edebilecek ancak ilk işe giriş tarihleri bu tarihten sonra olan kişiler emekli olduklarında Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeyerek çalışamayacaklar, emekli maaşlarını kestirip çalışmak zorunda kalacaklardır.

Bir kişinin emekli olduktan sonra aynı iş yerinde çalışmaya devam etmesi mümkündür. Çalışan emeklilik sebebi ile feshe ilişkin şartları sağladığına dair yazıyı SGK’ dan aldıktan sonra fesih iradesi ile işverene sunarsa artık iş sözleşmesi emeklilik sebebi ile feshedilmiş sayılır. Böyle bir durumda işveren, bu bildirimden sonra işçiyi yeniden aynı işte çalıştırmak zorunda değildir. Kıdem tazminatı ve varsa diğer tüm işçilik alacaklarını ödeyerek işçi işten ayrılabileceği gibi, taraflar karşılıklı olarak anlaşırlarsa, işveren emekli olan işçi ile çalışmaya devam edebilir.

Emekli olduktan sonra, aynı iş yerinde çalışmaya devam eden işçilerin en az bir yıl çalışmasının olması ve kıdem tazminatına hak kazanma koşullarının gerçekleşmesi durumunda kıdem tazminatı hakları doğacaktır. Yargıtay’ın bu hususa ilişkin görüşü, emeklilik nedeni ile işten ayrılanların tekrar aynı iş yerinde çalışmaya başlaması halinde, emekli olunan tarihte kıdem tazminatı ödenmiş ise, kıdem tazminatının sıfırlandığı şeklindedir. Bir başka ifade ile, emekli olup emeklilik öncesi döneme dair kıdem tazminatını alan işçi için yeni bir dönem çalışması başlamaktadır.

Emeklilik sebebi ile iş akdinin feshedilmesi halinde işçi kıdem tazminatı dahil diğer tüm yasal hak edişlerini eksiksiz bir şekilde aldı ise bu durumda emeklilik öncesi yapılan çalışma hukuken tamamen tasfiye edilmiş sayılmaktadır. Dolayısı ile, emeklilik sonrası tekrar aynı iş yerinde çalışmaya başlayan kişi için emeklilik sonrası çalışma dönemi yeni bir çalışma dönemidir.

Tam bu noktada dikkat edilmesi gereken husus, emeklilik sebebi ile işten çıkıldığı zaman işçinin kıdem tazminatı hak edişi dahil diğer tüm hak edişlerinin varsa yıllık izin, prim vb. gibi tüm alacaklarının tamamının eksiksiz ödenmesi ve bu dönemin de ibra edilmiş olmasıdır. Meğer ki eksik ödeme söz konusu ise bu durumda emeklilik öncesi dönem tasfiye edilmiş sayılmayacaktır.

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2013/9297E. 2014/10209K. 29.04.2014 Tarihli kararında; ‘’.. Davacı, emekli olduktan sonra aynı işyerine tekrar giriş yapmış ve dört yıl kadar çalıştıktan sonra, iş sözleşmesini, iş şartlarında yapılan aleyhe değişiklik üzerine haklı olarak feshetmiştir. Bu durumda davacı, ancak emekli olduktan sonraki çalışma süresi için kıdem tazminatı isteyebilir. Bu durumda, davacının emekli olması ve kıdem tazminatının ödenmesi sebebiyle emeklilik tarihinden önceki hizmetleri tasfiye olduğundan, sadece emekli olduktan sonraki çalışma süresi için, ikinci kez çalışmaya başladığı tarih hizmet süresi başlangıcı kabul edilerek kıdem tazminatı hesap edilmesi gerekir...’’ denmektedir.

İhbar tazminatı ise, şartları oluştuğu taktirde emeklilik öncesi dönem tasfiye olduğundan (emeklilik öncesi tüm hak ve alacakların eksiksiz ödendiği ve ibra edildiği kabul edildiğinde), emeklilik tarihinden sonraki çalıştığı süreye ilişkin hesaplama yapılarak işçiye ödenmesi gerekir.

Emekli olduktan sonra aynı iş yerinde çalışmaya devam eden işçinin yıllık ücretli izin süresi hesaplanırken önceki ve sonraki çalışma süreleri toplanması gerekir. Yıllık izin, özünde dinlenme hakkı olduğundan aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz. İşçiye ilk dönem çalışması için yasal tazminatların hatta yıllık izin haklarının ödenmiş olması, önceki dönem hizmet süresinin 4875 sayılı İş Kanunu’nun 53ncü maddesinde düzenlenen izne esas çalışma süresine eklenmesini etkilemez. (ÇİL, Şahin, İş Hukuku Yargıtay İlke Kararları,(2019-2021) 9. Baskı, İstanbul 2022, s.1343.)

Nitekim, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2015/18282E. 2017/22167K. Sayılı içtihadında;’…Yıllık izin ücretine esas kıdemin belirlenmesinde aralıklı çalışmada tasfiye söz konusu olmayacağından davacının izne esas kıdeminin iki dönem çalışmasının toplanarak belirlenmesinde yasaya aykırılık yoktur…’’ denmektedir.

Sonuç olarak, bir işçi emekli olup kıdem tazminatı dahil diğer tüm yasal hak edişlerini eksiksiz ve tam aldıysa, işçinin aynı iş yerinde çalışmaya devam etmesi durumunda emeklilik sonrası dönem yeni bir dönem olarak görülecektir. Sadece emekli olduktan sonraki çalışma süresi için kıdem tazminatı, ihbar tazminatı hesabı yapılmalıdır. Ancak, yıllık ücretli izin süresi hesap edilirken emeklilik öncesi ve sonrası dönem toplanır. Zira, yıllık izin özünde dinlenme hakkı olduğundan aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramayacaktır.